Tuesday, December 05, 2023

Biri Var Mıydı? Biri Yok Muydu?

  Biri Var Mıydı? Biri Yok Muydu?


İki Tür Yokluk,


İki tür yokluk kavramı, teorik ve felsefi boyutları birleştirerek bilim insanları ve filozoflar arasında zengin bir diyalog başlatıyor. Bu bulgu, varoluş paradokslarına dalarken teorik fizik ve felsefi düşünceyi bir araya getiriyor.


Teorik fizik alanında, benim görüşlerim, önerilen yokluk türlerinden birinciyle uyumludur. Ben, evrenin bir kuantum boşluğundan ortaya çıkabileceği fikrine katılıyorum. Bu boşluk, dalgalanmalar ve belirsizliklerle dolu bir durumu ima eder. Görüşüm, burada önerilen teorik yokluğun çerçevesi içinde, kuantum seviyesindeki volatilitelerin parçacıkların ve sonunda evrenin yaratılmasına yol açtığı noktada rezonans buluyor.


Lawrence Krauss'un kozmolojik görüşleri de bu bağlamda önemlidir. Krauss, evrenin bir kuantum vakumundan spontan olarak ortaya çıkabileceğini savunuyor. Kuantum seviyesindeki dalgalanmalar, benim önerdiğim gibi, evrenin kökenine dair bir açıklama sunabilir.


Görüşümüz, zamanın sonsuz olduğunu ve sözde Büyük Patlama'dan önce ve sonra var olduğunu savunuyor. Bu, zamanın kökeniyle ilgili geleneksel düşüncelere meydan okur. Teorik fizikte, tartışma devam eder, erken evrende zamanın varlığını keşfetme olasılığını araştırır. Görüşümüz, zamanın temel doğası hakkında derin tartışmalara katkıda bulunuyor.


Bizim görüşümüz, zamanın Büyük Patlama anında başladığı kavramına meydan okur; bunun yerine, parçacık ortaya çıkmasına neden olan aşamalı dalgalanmaların olduğu ebedi bir Büyük Patlama öncesi zamanı önerir. Merak uyandırıcı olmakla birlikte, şu anda deneysel kanıtlar eksiktir. Benim yaklaşımım, belirli kuantum kozmolojik kavramlarla rezonansa girer ve zamanın ve evrenin kökeni hakkındaki devam eden tartışmaları vurgular.


Felsefi açıdan, varoluşçu düşünürlerden Jean-Paul Sartre ve Martin Heidegger zıt görüşleri getiriyor. Existentialism çalışmalarıyla tanınan Sartre, önerilen teorik durumdaki olasılıkların ve belirsizliklerin dinamik doğasını vurgular. Diğer yandan Heidegger, varoluşun geleneksel kavramlarını zorlayan saf, hipotetik bir boşluğa daha fazla rezonans bulabilir.


Fizikçi ve Filozof David Albert'ın eleştirisi, ikinci tür yokluğu yansıtarak "yokluk" teriminin tanımlanmasındaki anlam ve kesinlik sorularını gündeme getiriyor. Albert'ın kuantum vakumunda gerçek yokluk yokluğuna vurgu yapması, bu yazıda önerilen hipotetik, felsefi yokluğun ortaya çıkardığı zorluklarla uyumlu.


Yokluk durumunun ölçülebilir miktarları içerdiği ve kozmik olayları tahmin edebildiği bir teorik durum olmasına rağmen, benim görüşüm, bu teorik yokluğun içinde var olan zamansızlığa vurgu yapar. Evrenin zamansız doğasıyla ilgili düşüncelerim, önerilen teorik durumdaki sonsuz ve ölçülebilir zamanı zenginleştirebilir.


Ancak, ben, önerilen teorik yokluk durumunun hala ortak bir fikre sahip olmadığını görüyorum. Filozof Bertrand Russell'ın yokluk kavramına yönelik şüpheciliği, geleneksel mantığı zorlayan bir durumu kabul etmekte temkinli olanlarla rezonans bulabilir.


Sonuç olarak, yokluğun iki türünün keşfi, bilimsel ve felsefi bakış açılarından besleniyor. Benim kozmolojik anlayışımdan Sartre ve Heidegger'in varoluşsal düşüncelerine, Albert'ın eleştirisinden Barbour'un zamansız bakış açısına kadar, bu diyalog, varoluşun, zamanın doğası ve kavramsal çerçevelerimizin sınırları üzerine düşündürücü fikirleri içeriyor.

Tuesday, March 20, 2018


men güzgüdekinin
sen olduğunu bilmirdim
bağışla
öz özüme baxındım
özümle danışdım düşündüm 
özüme düşdüm daşdım
özüme daşındım
bir ömür

qır qaranlıq gecede
qır güzgüleri
buyuruq qıldın
gözümü qırpmadım qırdım
qırım qırıntı qırıldı
ovuldu töküldü tükendi
batdı el eyağıma üz gözüme
buruldum büdredim 
döndüm yıxıldım
quruldum büründüm güzgünün qırıntılarına
güzgülendim
güzgüleşdim

öz özüme baxdım
derin göründüm
öz içime sığdım sığışdım
sığındım özüme
sığ sığ sığıldım
deyaz deyaz
güzgü qeder

qır qaranlıq gecelerde
bir atış bir ateş 
atışır
bir qıvılcım atlanır
atılır gibi
bir qovdur qovulur yoxluğun üreğinden
çağlanır çağın yayından
qıvıra qıvıra
qıvrıq qıvraq eğilir
geçir menden...


oğuz türk
mart 20 2018





Wednesday, October 12, 2016

Geldi Gül Fesli گه‌لدی گول فصلی



Geldi Gül fesli gül dermeğin çağı,
Gül üzün xoşdur öpüle yanağı,

Yarmadan gecenin bağrını güneş,
Doldur ay üzlüm ol esgi çanağı,

Sen çağırdın baş üstünde geldim men,
İndi ki gelmişem, qovma qonağı,

İçgi gölünde boğ bu susuz canı,
Senden içim men ey sevgi çanağı,

Saçlarının gecesi gizem gizem,
Sübhedek çekerem sevgi darağı,

Çözerem bir be bir varlığın sırrın,
Ağzını göre bilsem bu dan çağı,

Men kelebek, sen ateş, meni bürü,
Bir öpüşlük canım qalmış ey saqi,

Türkü üz, Türkü dil, Türkü sözlerin,
Duzlu üzden emim balı qaymağı,

Ayrılıq salan ayrı düşe yardan,
Yıxıla evi dağıla tüfağı,

Fars'a baş eğmerem, getse de başım,
Babam Oğuz anam Tumru sayağı,

Men ki qurd oğlu qurdam, neden qorxum?
Yox bu itin ne dişi ne dırnağı.

Oğuz Türk

گه‌لدی گول فصلی گول ده‌رمه‌یین چاغی
گول اوزون خوشدور اوپوله یاناغی

یارمادان گئجه‌نین باغرینی گونه‌ش
    دولدور آی اوزلوم اول اه‌سگی چاناغی 

سه‌ن چاغیردین باش اوستونده گه‌‌لدیم مه‌ن
ایندی کی گه‌لمیشه‌م قووما قوناغی

ایچگی گولونده بوغ بو سوسوز جانی
سه‌نده‌ن ایچیم مه‌ن ای سئوگی چاناغی

ساچلارینین گئجه‌سی گیزه‌م گیزه‌م
صبحه‌ده‌ک چه‌که‌ره‌م سئوگی داراغی

چوزه‌ره‌م بیر به بیر وارلیغین سرّین
آغزینی گوره بیلسه‌م بو دان چاغی

مه‌ن که‌له‌به‌ک سه‌ن آتش مه‌نی بورو
بیر اوپوشلوک جانیم قالمیش ای ساقی

تورکو اوز تورکو دیل تورکو سوزله‌رین
دوزلو اوزده‌ن اه‌میم بالی قایماغی

آیریلیق سالان آیری دوشه یاردان
ییخیلا ائوی داغیلا توفاغی

فارسا باش اه‌یمه‌ره‌م گئتسه ده باشیم
بابام اوغوز آنام تومرو سایاغی

مه‌ن کی قورد اوغلو قوردام نه‌ده‌ن قورخوم؟
یوخ بو ایتین نه دیشی نه دیرناغی

اوغوز تورک

Sunday, April 05, 2015

Böyle mi görüşecekdik?



Böyle mi görüşecekdik?
Seninle,
İlde, ayda,
Yuxuda, xeyalda,
Ey vefasız!

Yoxluğun bağrına,
Girib cummuşsun,
Menim ışıqlım
Menim gül üzlüm,
Hacı babam.

Ayrılığın ölümden beter olduğunu,
Sen anlatdın mene,
Sen oğretdin mene.

Gene sen, ki
Geldin yuxuma,

Yoxsa kimse
Kimsesiz qaranlığımı,...
Bozmaz hele hele.

Elini öpdum,
Qoluna sarıldım,
Ağladım,
Sensizliği
Çaresizliği
Canıma tercüme etdim.

Göz yaşlarım,...
Hele çağlarken,
Oyandım.
Gene de,
Bu sensiz zindana.

Oğuz Türk
April 2015

Saturday, January 31, 2015

qaşların çatmadır



Qaşların çatmadır arası yoxdur,
Deyme üreğime yarası çoxdur.
Dodağın qaymaqdır, dilin bal, ancaq,
Acı sözlerinse xençeldir oxdur.

Saçlarını qısa kesme amandır!

Üreğimin Ke'besine talandır.
Reqibim Quran'dan köynek geyse de,
Onun sözüne inanma, yalandır.

Uçmağın qoxusu: bir cüt şamama,
Gönlüm çeker ise meni qınama.
Ürek odunu gözyaşı söndürmür,
Lütfen ayrılıqla meni sınama!

Deyirem gel bu bağı birge gezek,
Lap bu axşam üstü, reqibden uzaq,
Birge qara saçın gizemin çözek,
Ağ üzünle gecenin bağrın üzek.

Bir ömür eyledin naz ile qemze,
Buyur teşrif getir bir gece bize,
Yolunu süpürüm kipriklerimle,
Gözyaşım ile su sepim dehlize.

Mene yazılmamış o naz ağacı,
Dadmışam meyvesin, acıdır acı.
Bir ömür varlığa amac aradım,
Bulmuşam, gerçeyi: yoxdur amacı.

Çaxırcının qapısında dexilem.
Sövseler qovsalar geden deyilem.
Her neyim varıydı ona vermişem,
Çaxır almışam men, sanma sefilem!

Çaxırın çaxmağı beynime vurur...
Sağ olsun çaxırcı, sudan od qurur!
Od düşür canıma elovlanıram,
Tütürem qalxıram, su yerde durur.

Çaxırın oduylan esredim durdum,
Esredikce usu çaxırda buldum.
Usun çerçivesin görüb sıxıldım,
Evrenin işine ağladım güldüm...

Baxıram, sanıram baxırsın mene,
Yahaldım, deyilem men, baxan sene!
Bilmeden girmişem güzgüxanaya...
Her yerden görüntü görünür gene...

Gözlerim yanqıdan qamaşmış bir an,
Güzgüden qalxırdı ışıqdan duman...
Seni men güzgüde mi gördüm? söyle!
Yoxsa qalxmışmıydı Oğuz aradan?

Baxmadan, güzgüden gördüm, bilindi...
Sezmekde yalnız mı qaldım men indi?
Yalnızsam, gene de çaxırı verin!
Belke üreğimin yanqını dindi.

Kim sundu çaxırı lütfen söyleyin!
Men mi sundum yoxsa? Ne oldu deyin!
Hem sundum, hem içdim, hem çaxır oldum,
Her üçü bir oldu men ile yeqin!

Son qoşuğumu qumlara yazsınlar,
Böyük suyun qıyısına alsınlar,
Qoy dalqalar onu menimsesinler,
Derine götürüb biraz sinsinler.

Oğuz Türk
2015


قاشلارين چاتمادير، آراسي يوخدور
ده يمه اوره گيمه، ياراسي چوخدور
دوداغين قايماقدير، ديلين بال، آنجاق
آجي سوزله رينسه، خه نچه لدير اوخدور

ساچلاريني قيسا كه سمه، آماندير
اوره گيمين 'كعبه' سينه تالاندير
رقيبيم 'قران'دان كوينه ك ده گئيسه
اونون سوزونه اينانما، يالاندير

اوچماغين قوخوسو: بير جؤت شاماما
گونلوم چه كه ر ايسه، مه ني قيناما
اوره ك اودونو گوز ياشي سوندورمور
!لوتفه ن آيريليقلا مه ني سيناما

دئييره م: گه ل بو باغي بيرگه گه زه ك
لاپ بو آخشام اوستو، رقيبده ن اوزاق
بيرگه قارا ساچين گيزه مين چوزه ك
آغ اوزونله گئجه نين باغرين اوزه ك

بير عومور ائيله دين نازيله قه مزه
بويور تشريف گه تير بير گئجه بيزه
يولونو سوپوروم كيپريكله ريمله
گوز ياشيم ايله سو سه پيم ده هليزه

مه نه يازيلماميش او ناز آغاجي
دادميشام مئيوه سين، آجيدير آجي
بير عومور وارليغا آماج آراديم
بولموشام گه رچه يي: يوخدور آماجي

چاخيرجينين قاپيسيندا ده خيله م
سووسه له ر قووسالار گئده ن دئييله م
هه ر نه ييم وارييدي اونا وئرميشه م
چاخير آلميشام مه ن، سانما سه فيله م

چاخيرين چاخماغي بئينيمه وورور
ساغ اولسون چاخيرجي، سودان اود قورور
اود دوشور جانيما اه لوولانيرام
تؤتؤره م قالخيرام، سو يئرده دورور

چاخيرين اودويلا اه سره ديم دوردوم
اسره ديكجه اوسو چاخيردا بولدوم
اوسون چه رچيوه سين گوردوم سيخيلديم
اه وره نين ايشينه آغلاديم گولدوم

باخيرام، سانيرام باخيرسين مه نه
ياهالديم، دئيله م مه ن، باخان سه نه
بيلمه ده ن گيرميشه م گؤزگؤخانايا
هه ر يئرده ن گورونتو گورونور گئنه

گؤزله ريم يانقيدان قاماشميش بير آن
گؤزگؤده ن ايشيقدان قالخيردي دومان
سه ني مه ن گؤزگؤده مي گوردوم؟ سويله
يوخسا قالخميش مييدي اوغوز آرادان؟

باخمادان، گؤزگؤده ن گوردوم، بيليندي
 سه زمه كده يالنيز مي قالديم مه ن ايندي؟
!يالنيزسام، گئنه ده چاخيري وئرين
...بلكه اوره گيمين يانقيني ديندي

!كيم سوندو چاخيري؟ لوتفه ن سويله يين
!مه ن مي سوندوم يوخسا؟ نه اولدو؟ دئيين
هه م سوندوم، هه م ايچديم، هه م چاخير اولدوم
.هه ر اؤچو بير اولدو مه ن ايله يه قين

!سون قوشوغومو قوملارا يازسينلار
!بويوك سويون قيييسينا آلسينلار
!قوي دالقالار اونو مه نيمسه سينله ر
!ده رينه گوتوروب، بيراز سينسينله ر

اوغوز تورك
٢٠١٥

Tuesday, January 13, 2015

Qırmızı Paltarlıq


Qırmızı Paltarlıq,

Gözlerindendir bizim bimarlıq,
Qaşlarındandır bizim efkarlıq.

On min il ağız açıb söz etmedin,
Bu ne oruc? Bu ne perhizkarlıq?

Eymedin qaş, yıxmadın kipriğini,
Nece etdin bunca efsunkarlıq?

Meni burda buraxıb getdin hemen,
Bu mu yoldaşlıq? Bu mudur yarlıq?

Bir ömür sürgünde qaldım, bilmedim,
Niye menden eyledin bizarlıq.

Savalan'dan biz uyurken getmisin,
Vermeden heç bize xeberdarlıq.

Men Sehend'ın zirvesinde gözlürem...
Kesmişik qurban, buyur xunxarlıq.

Bez qalasından qanın qoxusun al,
Qanla etdik "Qırmızı Paltarlıq".

Terse tutsaqda çürüdüm boş yere,
İşte Mensur! Eyleyin berdarlıq!

Nuqteden çıxdıqda düz gedemedik,
Çizgiden öte durur pergarlıq.

Men çaxır denizinin qevvasıyam,
Esrek iken inci buldum karlıq;

Sözden anlamdan öte geçdim bir an,
Yoxluğun içinde buldum varlıq.

Yoxluğun ucun bucağın görmedim,
Varlıq edir orda perdedarlıq.

Özümü yedim çürütdüm varlığı,
Varlığın sofrasıdır mürdarlıq.

Ava çıkdıq avlanıb düşdük hemen,
Düşgünü qaldır ele dildarlıq.

Qoynuna al uçmağa eyle qonaq,
Bundan artıq eyleme eyyarlıq.

Biz senin adını yaydıq dünyada,
Sen de bir yol eyle terefdarlıq.

Sezmeye bir an açıldı pencere,
Bir iki gün oldu berxurdarlıq...

Yoxluğun bağrında gedirem yatam...
Heç oyatma, sevmirem bidarlıq.

Ölümün üstüne içgiyle gelin,
Men ölüm heç etmeyin qemxarlıq.

Yox mu çıxış yolu bu qasırqadan?
Oğuz'un gönlün sıxır bu varlıq...

Oğuz Türk
2015

قيرميزي پالتارليق

گوز له رينده ندير بيزيم بيمارليق
قاشلارينداندير بيزيم افكارليق

اون مين ايل آغيز آچيب سؤز ائتمه دين
بو نه اوروج بو نه پرهيزكارليق؟

ائيمه دين قاش ييخمادين كيپريگيني
نئجه ائتدين بونجا افسونكارليق؟

مه ني بوردا بوراخيب گئتدين هه مه ن
بو مو يولداشليق بو مودور يارليق؟

بير عومور سورگونده قالديم، بيلمه ديم
نييه مه نده ن ائيله دين بيزارليق

ساوالاندان بيز اويوركه ن گئتميسين
وئرمه ده ن هيچ بيزه خبردارليق

مه ن سه هه ندين زيروه سينده گوزلوره م
كه سميشيك قوربان بويور خونخارليق

به ز قالاسيندان قانين قوخوسون آل
قانلا ائتديك "قيرميزي پالتارليق" 

ته رسه توتساقدا چورودوم بوش يئره
ايشته منصور! ائيله يين بردارليق

نقطه ده ن چيخديقدا دوز گئده مه ديك
چيزگي ده ن اؤته دورور پرگارليق

مه ن چاخير ده نيزينين غواصي يام
اه سره ك ايكه ن اينجي بولدوم كارليق

سؤزده ن آنلامدان اؤته گئچديم بير آن
يوخلوغون ايچينده بولدوم وارليق

يوخلوغون اوجون بوجاغين گؤرمه ديم
وارليق ائتدي اوردا پرده دارليق

اؤزومو يئديم چوروتدوم وارليغي
وارليغين سوفرا سيدير موردارليق

آوا چيخديق آولانيب دوشدوك هه مه ن
دوشگونو قالدير ائله ديلدارليق

قوينونا آل اوچماغا ائيله قوناق
بوندان آرتيق ائيله مه عيارليق

بيز سه نين آديني يايديق دونيادا
سه ن ده بير يول ائيله طرفدارليق

سه زمه يه بير آن آچيلدي پنجره
بير ايكي گون اولدو برخوردارليق

يوخلوغون باغريندا گئديره م ياتام
هيچ اوياتما سئوميره م بيدارليق

اؤلؤمؤن اوستونه ايچگي له ن گه لين
مه ن اؤلؤم هيچ ائتمه يين غمخارليق

يوخ مو چيخيش يولو بو قاسيرقادان؟
اوغوزون گونلون سيخير بو وارليق

اوغوز تورك ٢٠١٥

Monday, October 13, 2014

Süpürge



Elimde süpürge,
Denizden toz alıram...

Göz yaşım od qapır,
Süpürge elovlanır, yanır...

Yanan oddan, bir daha,
Süpürge öre bilmirem.

Üzüm üste yere düşürem,
Başım yere girir,
Başsız düşürem...

Oğuz Türk
Oct 2014

Thursday, September 11, 2014

Adın ''Gözel''dir



Adın ''Gözel''dir

Adın ''Gözel''dir,
Ancaq Farsca'da.
Gözlerin maraldır,
Maral değil...
Afetdir.
Baxışın ise,
Delir geçir,
Yağışdır,
Şehvetdir.

Dodaqların yosma,
Yosma dedim de,
Menden Küsme...
Yusif mi? Bazarda,
Sözlerin!
Şekker mi? Mısırda,
Bal mı? Qaymaq mı?

Bir aşağa,
Bir yuxarı,
Çala çuqqura salırsın,
Bu mu sözün?
Axarı!

Geveledin düşman dilin,
Zeherlendikce Gevşedin,
Qusdun Sözü,
Boğazıma.
Özgeleşdirdin sen özü.
Bir Fars beh beh desin diye,
Sevincinden uçdun,
Getdin,
Uzaqlara.
Sözde girdin,
Söze mindin,
Sözü çaldın,
At oynatdın.
Sözde çaldın,
Çapdın,
Yorqa...
Sözde qaldın,
Batdın,
Bataqlandın,
Sözde sözle,
Söz oynatdın.
Sözün bezin yırtdın,
Yatdın,
Ancaq sözden çıxamadın.
Sözden bir türlü sen...
Qurtulmadın.

Anan veren qolçaqları,
Da oynatdın,
Men sevinem diye,
Değil mi?
Türkce var mı?
Çanağında!
Ver! esreyek,
Biraz senden.

Saçlarının ''Qırat''ları,
Çalsın çapsın,
Buxsun,
Buxovlasın,
Varlığımı...
Qaranlıqda,
Kor eylesin
Oğulları.
Saçlarının gecesinde,
Mene ki ay doğmayacaq,
Bıraq hülksün,
Gitsin,
Baş götürsün,
Sonsuzlara...

Burnun uçmağa bir yol mu?
Alanda soluğu...
Göster!
Sağ mı?
Sol mu?

Büzme lütfen,
Üzme menden,
Üzülme hiç,
Ayartmıram seni,
Ancaq,
Mende yoxdur... sevgi,
Seven...
Elim çatmaz eteğine...
Yaxçı baxsan,
Gövsümde hiç,
Gönül yoxdur.
Baxışından Qalan,
Kölge,
Helbet,
Qandır.
Dağdır.
Oxdur.

Senden hercayi baxışlar,
Esremişken,
Men de gönderdim göverçin,
Uçsun düşlerin qanadın,
Açsın,
İçsin,
Dolsun,
Doluqlansın Senden.

Oğuz Türk
Eylul 09, 2014

Thursday, August 07, 2014

Mütefaelon,... Mütefaelon....



Mütefaelon,... Mütefaelon....

Faelaton nağıllarının yuxusunda,
Şirin şirin..
Yatmışdım ki...
Anamın sesine oyandım...
.........
Mütefaelon, mütefaelon....
Bedeşt çölünde başını açdı....

Ve olacaq oldu....

Hörüklü saçlarını kesdiler,
Tehran'da,
Ölenecen dövdüler...

Onu boğaraq sesnini kesdiler...
Ve quyuya atdılar...
Üstünü de basdılar....

Ve indi de,
Ve hele de,
Bugünecen...
Mollaların sözü geçer Tehran'da...

Anamdan çox şey xatırlamıram...
Ancaq,
Yalnız dodağının üstünde bir xalı...
Ve...
İki tellinin püsgülü....

Ne edim ki,
Dane biriydi, duzağ iki...

Mütefaelon, mütefaelon...

Kaşka heç oyanmayaydım...
Ya da ki,
Kaşka heç doğulmayaydım...
Heç....

Oğuz Türk
August 2014






متفاعلن ... متفاعلن

فاعلاتن ناغيللارينين يوخوسوندا
شيرين شيرين
ياتميشديم كي
آنامين سه سينه اويانديم

متفاعلن، متفاعلن
بدشت چؤلونده باشيني آچدي

و اولاجاق اولدو

هؤروكلو ساچلاريني كه سديله ر
و قويويا آتديلار
اوستونو ده باسديلار

و ايندي ده
و هه له ده
بو گونه جه ن
موللالارين سؤزو گئچه ر تهراندا

آنامدان چوخ شئي خاطيرلاميرام
آنجاق
يالنيز دوداغينين اوستونده بير خالي
و
ايكي تئلينين پوسگولو
نه ائديم كي 
دانه بير ايدي، دوزاق ايكي

متفاعلن، متفاعلن

كاشكا هئچ اويانمايايديم
يا دا كي
كاشكا هئچ دوغولمايايديم
هئچ

اوغوز تورك ٢٠١٤